Pandemiden en çok etkilenen
sektörler arasında turizm yer aldı. Türkiye'nin turizm gelirinin azalmasının
ardından farklı bir modelle, 'yeni bir turizm mümkün mü?' sorusu sorulmaya
başlandı.
YENİ FİNANS MODELİ GEREKLİ
DÜŞEN turizm gelirlerini
değerlendiren Ege Turistik işletmeciler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı
Mehmet işler, yeni finans modelleri ve kaynaklar bulunması gerektiğine dikkat
çekerken Uluslararası Sürdürülebilir Turizm Derneği (USTUD) Başkan Vekili Serdar
Çelenk'te "Katma değeri yüksek, turist sayısı az turizme
yönelmeliyiz" önerisinde bulundu.
TURİST KALİTESİ ÇOK ÖNEMLİ
ETİK Başkanı Mehmet İşler,
"Hiçbir sektör turizm kadar yüzde 65 küçülmedi bu durumda turizmin yeni
bir finans modeline yeni bir kaynağa ihtiyacı olduğu açıktır." dedi. USTUD
Başkan Vekili Serdar Çelenk ise, "Turist sayısını yükseltmeyi bir kenara
bırakıp, turist kalitesini yükseltmeliyiz. Ülkenin kasasına girecek dövize
odaklanmak daha doğru olur" diye konuştu.
2020 yılında pandemiden en çok
etkilenen sektörler arasında turizmde yer aldı. Türkiye'nin turizm geliri, 2019
yılına göre yüzde 65,1 azalarak 12 milyar 59 milyon 320 bin dolara geriledi.
Düşen turizm gelirlerini
değerlendiren Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı
Mehmet işler, yeni finans modelleri ve kaynaklar bulunması gerektiğine dikkat
çekerken Uluslararası Sürdürülebilir Turizm Derneği (USTUD) Başkan Vekili
Serdar Çelenk'te " Katına değeri yüksek, turist sayısı az turizme
yönelmeliyiz" önerisinde bulundu.
YENİ MODEL VE KAYNAK ÇAĞRISI
TÜİK raporlarını değerlendiren
ETİK Başkanı Mehmet İşler, "Bu pandeminin turizmde yaşattığının bir
izidir. Yüzde 65 bugün çok yüksek bir rakamdır. Dünya turizm örgütü dünya
genelinde yüzde 71 küçülme açıkladı. Türkiye'de dünya turizm örgütünün
açıkladığı rakamların altında küçüldü. Yüzde 65 pandeminin turizm sektöründe
etkisinin ne kadar büyük olduğunun rakamlara yansımış halidir. Tüm sektörlere
verilen teşvikler turizme de verildi ama hiçbir sektör turizm kadar yüzde 65 küçülmedi
bu durumda turizmin yeni bir finans modeline yeni bir kaynağa ihtiyacı olduğu
açıktır. Ancak Türk turizmi bu rakamlarla yine dünyadaki rakiplerinden çok daha
iyi olduğunu gösteriyor. Dünya'daki rakipler yüzde 70-75 civarı küçülme
görülürken Türkiye'de yüzde 65'lik oranla rakiplerine göre daha iyi bir
pozisyondadır. Ancak tabi ki bu sektörün sıkıntılarının daha iyi olduğu
anlamına gelmiyor. Çünkü rakiplerimiz hibe aldıkları için nakit akışım
dengelediler ve daha diri durumdalar, ikinci dalga ve mutasyonla sürecin
uzayacağını görüyoruz. Bunun içinde turizme bir teşvik paketi bekliyoruz"
dedi.
"ÖZEL BANKALAR KREDİ
VERMİYOR"
Turizm sektöründeki nakit
akışında sıkıntılar olduğuna dikkat çeken Başkan İşler, "Bu gemiyi 2022
yılının başına kadar yürütebilmemiz için muhakkak yeni bir finans ve kaynağa
ulaşılmalıdır. Daralmalardan dolayı bankalar turizm sektörüne kredi vermek
istemiyor. Bu da sektörün nakit akışını kötü etkiliyor. Özel bankalar da bu
konulara hiç yanaşmıyor. Devlet kredi garanti fonu ile destek sağlıyor ama o
konuda devlet bankalarıyla çalışmak gerekiyor, özel bankalar kredi garanti
fonunun faiz oranlarını değişken ve piyasa şartlarına göre verdiği için sektör
buradan da faydalanamıyor" diye konuştu.
"ÇÖZÜM BULMAK ZOR"
2020 yılında felaket yaşandığım
söyleyen USTUD Başkan Vekili Serdar Çelenk, "Bu küresel bir felaket ve biz
bunun kaçınılmaz olarak bir parçası olduk. Zaten hassas, pamuk ipliğine bağlı
yürüyen turizm ise belki de en çok etkilenen sektör oldu. Alt yapısı kitle
turizmine dayalı Türk turizmi için bu anlamda bir çözüm bulmak çok zor.
Turizmin iyi olması için on milyonlarca insanın sürekli devinim içinde olması
lazım. Yani ortalık turist kaynayacak, siz de her birinden döviz kazanmak için
uğraşacaksınız" dedi.
“Turizm şeklimizi değiştirmemiz
lazım”
Kitle turizminin yanlış bir
turizm tarzı olduğuna değinen Başkan Vekili Çelenk şunları söyledi; "Gazoz
kasası taşır gibi insanları getirip götürerek, kişi başına 600-650 dolar turizm
girdisi sağlamaya çalışmak zaten ticaret değil. Eğer katma değeri yüksek turizm
yapsaydık, yani turizm tarzımız bu olsaydı, bu salgından etkilenmemiz çok daha
az olurdu. Benim danışmanlığını yaptığım lüks turizm yapan bir acente var. Onların
işleri başta biraz etkilendi, daha sonra bir önceki yılın da üstüne çıkarak arttı.
Ama kitle turizmi çöktü. Çünkü insanlar kalabalıktan kaçıyor. Daha az sayıda
insanla, mümkünse doğa ile başbaşa, mikroptan virüsten uzak tatilini geçiriyor.
Turizmimizin bu tür beklenmedik olaylara karşı dirençli olabilmesi için
öncelikle turizm şeklimizi yavaş yavaş değiştirmeliyiz. Katma değeri yüksek,
turist sayısı az turizme yönelmeliyiz. Kulağa biraz garip gelse de bu
böyle" dedi.