EGE Turistik İşletmeler ve Konaklamalar (ETİK) Birliği Başkanı
ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler turizmde
2022'nin 50 milyona yakın turistle rekorlar yılı olduğunu bu yıl rekoru 60 milyonla
yenileyeceklerini söyledi. Rezervasyonlarda şimdiden yüzde 23 artış olduğunu belirten
İşler, 2030'da Türk turizminde hedefin 100 milyon turist ve 100 milyar dolar gelir
olduğunu kaydetti.
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Başkanı ve Türkiye
Otelciler Federasyonu Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, Türk turizminde yaşanan olumlu
gelişmeler, son 5 yılda gerçekleştirilen pazarlama ve turizmi çeşitlendirme çalışmaları,
iklim değişikliği nedeniyle turist tercihlerindeki değişiklikleri de içeren pek
çok konuda DHA'ya değerlendirmelerde bulundu.
2022 yılının turizmde tüm zamanların en iyi yılı olarak tarihe
geçtiğini belirten İşler, "Özellikle 2 yıl pandemiden sonra Türk turizmcisi
sezona başlarken ki hedeflerini aştı. Bu hedeflerde Türk turizminin 'altın yılı'
dediğimiz en iyi yıl olarak tarihe geçti. Türk turizmi rekorlar kırmaya devam ediyor.
Devlet, sektör el ele vererek bu noktada yenilikçi ve turizm liginde kendine yeni
bir yer bulmak adına birçok alanda çalışıyor. Hepimizin bildiği gibi 2023 yılı için
erken rezervasyonlar, bu yılın nasıl gideceği konusunda büyük bir ölçümlemedir.
Bu ay, bugün itibariyle erken rezervasyonlarımız bize yüzde 23 artış gösterdi. Bu
2023'ün nasıl geçeceğinin ve Avrupalı turistinde, ana pazarlarımızın da Türkiye'ye
ilgisinin ne kadar devam edeceğinin bir göstergesi. Bu açıdan Türk turizmcisi 2023'e
2022'den daha umutlu ve ümitli bakıyor. Türk turizmi bunu bir tesadüf olarak yakalamadı.
Son 5 yılda özellikle alt yapılarda değişiklik yaptı, pandemiyi avantaj olarak kullanıp,
Güvenli Otel Sertifikası ile Sürdürülebilir Turizm Sertifikalarını sektöre enjekte
etti" dedi.
TURİZMDE AFRİKA LİGİNDEN İSPANYANI'NDA YER ALDIĞI SÜPER
LİGE
Sektörün içinden gelen Kültür ve Turizm Bakanının olması çok
önemli olduğunu vurgulayan İşler, "Bakan Mehmet Nuri Ersoy, bu konuda sektörün
sorunlarını iyi bildiği için kısa zamanda dev birtakım hamleler yaparak turizm sektörünü
artık Kuzey Afrika ve Mısır'ın olduğu ligden önce Yunanistan'a, şimdi ise Akdeniz
çanağındaki en büyük rakibimiz olan İspanya ile aynı lige taşıdı. Özellikle Türkiye
Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), güvenli otel sertifikası, sürdürülebilir
turizm sertifikaları uluslararası ligde beklenilen standartlara Türk turizminin
kendisini taşımasına neden oldu. Bu değişimin bereketini de hemen yaşamaya başladık.
2023 yılındaki beklentimiz 60 milyon turist 50 milyar dolar girdidir. Ama daha önemli
bir hedefimiz var. Biz bu hedefe inanıyoruz. 2030 yılında 100 milyon turist 100
milyar dolar girdi. Düne kadar en önemli pazarımız Almanya ve Rusya iken artık geçen
yıl itibariyle İngiltere ciddi bir ilgi göstermeye başladı. İspanya pazarından Türkiye'ye
dönüşler olmaya başladı. Bu hem o destinasyona gelen bıkkınlık hem de artık İspanya'da
aradıklarını bulan turistin Türkiye'de de yavaş yavaş kendini bu lige çekmesinin
getirdiği beklentiyi karşılayıp fiyat performans ta da bu başarıyı yakalamasıdır.
Türk turizmi artık Süper Lig'de oynayan bir turizm sektörü haline gelmiştir"
dedi.
"Burada en önemli yapmış olduğumuz değişimlerden biri de
iki, üç tur operatörünün elinde kalan Türk turizmi artık birçok oyuncuyu devreye
sokarak, birçok pazarları devreye sokarak hem ürün çeşitliliği hem turizm çeşitliliğini
yakalamak olmuştur" diyen İşler, şöyle devam etti:
"Bu da ülkemize bereket, turizmciye ise yeni yatırımlar,
yeni kıstaslarla, yeni kazançlarla ülkemizde yeniden turizmi geliştirecek olan bir
kaynak yaratmıştır. Dolayısıyla 2022'de cari açığın büyük bir bölümünü kapatan,
aynı zamanda istihdam yaratan Türk turizmi emin adımlarla ve son derece kendine
güvenir bir şekilde devlet sektör el ele vererek 2023 yılının tüm zamanların en
iyi yılı olması konusunda kendisine hedef koymuştur. Bunu da başaracaktır diyebilirim."
100 MİLYON TURİST HEDEFİNE KOŞUYORUZ
Tanıtım, pazarlama ve ürün çeşitlendirmenin turizmdeki gelişmenin
önemli sebeplerinden bir olduğunu vurgulayan Mehmet İşler, "Eskiden ana pazarlar
vardı. Eski yan pazarların ana pazarlara yaklaşıyor olması ve orada TGA'nın yapmış
olduğu ciddi tanıtımların faydasını görüyoruz. Ürün çeşitliliğinde ise balon turizminden
tutun, Galataport'taki kruvaziyerden tutun, kongre turizminden tutun, gastronomiden
tutun, kültür ve en önemlisi deniz turizmi ve deniz, kum, güneş turizmi, tüm bunları
alt alta koyduğunuzda bir Çeşme Projesi gibi yeni innovativ projelerle ligde kalmaya
ve mücadele etmeye rekabetçi ortamda devam eden Türk turizmcisi bu ürün çeşitliliği
ile de rekabetçi ortamda kendini krizlere karşı korumak için var gücüyle savaşıyor.
Burada devlet destekli olarak aynı frekansta ve harmonize çalışmanın büyük bir avantajını
görüyoruz. Türk turizminin 100 milyon turist ve 100 milyar doları yakalaması bir
Rüya değil. Bunu gerçekleştirecek güçte. Bununda alt yapısı ve bununda segmentleri
ve standartları oluştu. Türk turizmi bu hedefe doğru koşuyor."
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ TERCİHLERİDE DEĞİŞTİRDİ
İklim değişikliğinin turizmi de büyük ölçüde etkilediğini ve
tercihlerde değişiklikler yarattığını dile getiren İşler, bunu en açık şekilde yaklaşan
Sömestr tatili rezervasyonlarında görüldüğüne dikkat çekti. İşler, şöyle devam etti:
"İklim değişikliği birçok sektörü etkilediği gibi maalesef turizmi de etkiliyor.
Şu zamanlarda Uludağ'da yer bulmak çok zor, Palandöken'de, Erciyes'te yer bulmak
çok zor iken maalesef karın yağmaması, iklim değişikliği nedeniyle dağ turizminde
kar olmamasından dolayı, yapay kar ile şu anda hizmet vermeye çalışan turizmci kardeşlerimiz,
buradaki iklim değişikliğinin etkilerini yaşıyorlar. Son tüketici dediğimiz vatandaşlarımız
ve yurtdışı taleplerimiz sadece ülkemizde değil İsviçre'de de kar olmamasının handikabını
yaşıyor. Dağ turizmi buradan negatif etkileniyor. Tam da sömestr tatilinin geldiği
dönemde rezervasyonların yavaş yavaş dağ otelciliğinden Sapanca'daki, Afyonkarahisar'daki,
Pamukkale'deki, Balçova'daki termale kaydığını, diğer yandan ise SPA ve Wellness
otellerine, bir başka yönden ise İstanbul başta olmak üzere Antalya ve İzmir kaydığını
görüyoruz. Turizmciler buna göre şu anda duruş sergiliyorlar ve çocukların bu sömestrden
faydalanmaları için onlara birçok etkinlikler sağlıyorlar. Maalesef ki kar ve karın
bir gelin gibi giydirdiği dağ turizminin, kış turizminin bereketini turizmciler
olarak yaşayamıyoruz. Ancak yapay karla dağları şu anda donatmaya çalışıyoruz. Umut
ediyoruz ki bir an önce kar yağsın, yağmur yağsın, ülkemize bolluk ve bereket gelsin.
Bu bereket le Türk turizmcisinin kış oteli, dağ otellerine, kayak otellerine yansısın
istiyoruz. Bütün beklentimiz de bu doğrultudadır."